Biz farklıyız. Çünkü biz ERBAALIYIZ...

Erbaa Sözlüğü

Erbaa Anlamıazalan sırada Eski Türkçesi
:avara: İşi olmayan, avare.
:Aha: İşte burada.
:bandik: Kadın giysisi.
:bıngıldak: Kafanın üzerindeki yumuşağımsı yer.
:aze: Kalça,kaba yer.
:Boduç: Kara bakla.
:Çelpeşük: Karmaşık, karışık.
:Annaç: Karşısı.
:badik-badi: Kaz yavrusu.
:balak: Kömüş, manda yavrusu. balak: (1) Kömüş, manda. (2) Pantolon (Türkmence). (3) İçdünin, beçesi, baldırak, ayağı çıplak, hafi, sak (Çağatay Türkçesi).
:cazu: Kötü kadın, cadaloz.
:Bakraç: Küçük kova
:Aşurma: Kulplu kazan. Büyük kazan.
:Çemüç: Kurutulmuş üzüm.
:belbağı: Kuşak, kemer.
:Çoşdar: Laf getirip götüren, dedikoducu, fitneci.
:Cağ-Cağlık: Lavabo,banyoluk.
:Yüklük: Malzeme konulan yer. Yastık, yorgan koymak için, bulgur, aşlık, un vs.. koymak için kullanılan yer. Önceleri altına taş koyup üzerine bir tahta uzatarak yerden yüksek yapılan yer.
:comba: Manda yavrusu, iri, şişman, şişko.
:badal: Merdiven basamağı.

Sayfalar